Osmanlı devletinde yönetim biçimi günümüz karşılığı ile tabir edilen mutlak monarşi’ye denk gelmektedir. Devlet içinde yönetim hanedan şeklinde, taht babadan oğla geçerek halkın söz sahibi olmadığıdır. Bir padişah vardı ve ülke onu malı sayılarak dilediği şekilde yönetmesidir. Devleti yönetenlere bey, gazi, padişah, han, hakan, sultan, hünkar unvanları verilirdi. Yavuz Sultan Selim döneminde ise padişahlar halk tarafından Halife unvanı da verilerek bağlılık gösterilirdi.
Padişah çocuklarına çelebi ve şehzade unvanları verilirdi.
Bazı dönemlerde şehzadeler taht kavgasına girer, isyan çıkartır ve babalarının yerine geçmek isterler. Bir çok dönemde aynı olaylar yaşanarak tarih kendisini tekrar etmiştir.
Osmanlı devletinin yönetiminde kararlar Divan-ı Humayun’da alınırdı. Ülkenin ileri gelenleri toplanarak burada görüş ve önerilerini sürerler. Padişah başkanlık eder, padişahın olmadığı zamanda veziri azam divan-ı humayum’a başkanlık etmektedir. Veziri azam aynı zamanda Sadrazam olarakta kayıtlarda geçer. Günümüzde benzetilmek istenilse bakanlar kuruluna benzetilirdi.
Divan Üyeleri
– Sadrazam
– Veziriazam
– Kazaskerler
– Defterdarlar
– Nişancı
– Şeyhülislam
– Kaptan-ı Derya
– Yeniçeri Ağası
– Reisü’l Küttap