Ömer Seyfettin 11 Mart 1884’te Balıkesir ilinin Gönen ilçesinde Kafkas bölgesi Türklerinden Ömer Şevki Bey ve İstanbul’un oldukça ünlü ailelerinden birinin kızı Fatma hanımın oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Babasının tayinleri dolayısıyla çok fazla il ve çok fazla okul değiştirmiş Ömer Seyfettin öğrenim hayatı boyunca. Mektep-i Osmaniye, Askeri Baytar Rüştiyesi, Edirne Askeri İdadisi, Mektep-i Harbiye-i Şahane sırasıyla okuduğu okullardır. Mektep-i Harbiye-i Şahaneden mezun olduktan sonra Selanik’te orduda görev aldı. Sonrasında askeri kimliğini edebiyat tutkusuyla birleştirecek bir göreve İzmir Jandarma Okuluna öğretmenlik yapmak üzere atanmıştır. Yazılarını askerlik görevine başladığı ilk yıllarda çeşitli dergilerde yayınlatmayı başarmıştır ancak bir süre dergilerde yayınlanan bu yazılar imzasız yazılar olmuştur.
Hikaye dendiğinde aklımıza ilk gelen yazarlardan olan Ömer Seyfettin’in bu başarısı halkın kullandığı dilde oldukça sade eserler yayınlamasıdır. Yaşadığı dönemde oldukça fazla kullanılan Fransızca ve farsça kelimeleri, bu iki dile oldukça hakim olmasına rağmen kesinlikle yazılarına karıştırmamıştır. Türkçenin dil kurallarına da harfiyen uymaya çalışmıştır bu yazılarında. Ziya Gökalp ve Ali Canip Yöntem ile birlikte sade Türkçenin kullanılması konusunda oldukça etkili savaşlar vermişlerdir. Çok başarılı olmuşlardır da ve yazıları hala günümüzde başucu eserlerimiz konumunda. Toplumumuzun kültürüne, derinliklerine dokunan yazıları herkese hitap etmiş ve zaman içinde de çok sevilmiştir.
Ömer Seyfettin’in bu kadar fazla sevilmesini sağlayan, değişik kültürler barındıran ülkemizdeki hemen hemen her kültüre, topluma hitap eden eserleri şunlardır;
Romanları; Ashab-ı Kehfimiz, Yalnız Efe, Efruz Bey.
Öyküleri; Harem, Yüksek Ökçeler, Gizli Mabed, Beyaz Lale, Asilzadeler, İlk Düşen Ak, Mahcupluk İmtihanı, Dalga, Nokta, Tarih Ezeli Bir Tekerrür’dür
Şiirleri; Ömer Seyfettin’in Şiirleri ( ölümünden sonra Abdullah Tansel tarafından derlenerek yayınlanmıştır.)
İncelemeleri; Yarınki Turan Devleti, Türklük Mefrukesi, Milli Tecrübelerden Çıkarılmış Ameli Siyaset, Türklük Ülküsü